Rüyalardan
Başıma ne gelirse rüyalardan. Bir rüya görüyorum ertesi gün garip bir şekilde bu rüya ile ilişkili şeyler geliyor başıma. Bilinçaltı mı kaderden hızlı çalışıyor. Kader mi rüyalardan besleniyor bilmiyorum.
Başıma ne gelirse rüyalardan. Bir rüya görüyorum ertesi gün garip bir şekilde bu rüya ile ilişkili şeyler geliyor başıma. Bilinçaltı mı kaderden hızlı çalışıyor. Kader mi rüyalardan besleniyor bilmiyorum.
Geçenlerde başıma neler geldi. Geçenlerde dediğim aradan 2 ay falan geçti, acısı da biraz azalınca yazıp anlatmaya karar verdim.
Geçenlerde okuduğum bir gazete haberi ile yeniden silkelendim ama hala kendime gelemedim. Arkasında birkaç satır bırakarak yaşamına son veren bir kadın… Ama birkaç satır sadece birkaç satır değil de çok anlamlı satırlar…
Hayatları boyunca polyannacılık oynamış insanlar vardır diye düşünüyorum. Ben de onlardan biri olabilirim. O takındığınız tavır sizi zamanla daha çok çökertiyor. Güçlü zannettiğiniz tüm yönleriniz ufacık darbelere bile dayanamaz oluyor. Çünkü zaman içinde her şey ile birlikte siz de değişiyorsunuz. Rol yapmanız, politik düşünmeniz gereken şeyler artıyor. Toplum baskısı ve her gün tanıdığınız yeni insanların gördüğünüz farklı yüzleri… Bunlar gibi onlarca sebep bir araya geldiği zaman, artık nefes alamaz oluyorsunuz. Göğsünüzün üstüne bir ayı çöküyor. Bir ağırlık, bir keyifsizlik sarıyor her yanı…
Bu sende gelenekselleşen doğum günü gezisini Amsterdam’a yaptım. Bu sefer bana sadece sırt çantam eşlik etti..
Amsterdam size anlatılanlardan çok daha güzel bir şehir… Özellikle de gökyüzünde harika bir güneş parlıyorsa, mükemmel zaman geçirmeniz için hiçbir engel yok demektir. Seyahat tarihime kadar hava durumunu sürekli takip ettim hep çok kapalı ve buz gibi bir hava vardı.
Bir gün, okyanusların ortasında bir adada masmavi saçları olan bir kız yaşarmış. Belki de dünyadaki tek mavi saçlı kız oymuş ve herkesten farklıymış ama bunun pek farkında değilmiş. Mavi saçlı kızın işi hayal kurmakmış. Kimse onun kadar güzel hayaller kuramazmış. Mavi saçlı kız herkes için bile hayaller kurabilirmiş.
Sokaklarda dolaşan bir şapşik kız varmış ve ne rüzgara nede başka doğal afetlere bakmaz hep dışarı çıkarmış
Kim ne derse desin onun cevabı “anlamam ben anlamam” olurmuş.
İstanbul’da sevdiğim şeyler Çok kalabalık bir şehrin göbeğinde yaşayıp, çalışıp yine de şehrin nimetlerinden yararlanmayı bilmek gerekiyor. Benim İstanbul’un keyifli zamanları ile ilgili bazı basit ve naçizane tespitlerim de şöyle; Adalarda yaşamak, Marmara denizinin ortasında İstanbul’un en bakir topraklarını ve en sıcakkanlı insanlarını bulabilirsiniz. Motorlu araçlar yasak olduğu için şehrin dip sesinden uzakta kalırsınız. Her…
İri iri gözleri kömür karası, dünyalar tatlısı bir kızcağız varmış, üstünde mor elbisesi, üstüne kırmızı güller işleniş yeşil önlüğü ve mor tuvalet terlikleri varmış.
Yazıyorum çünkü içimden geliyor. Durduramıyorum. Durdurmak istediğim zaman içime bir sıkıntı saplanıyor. Gece yarısı uyanıyorum, yazıyorum, gündüz vakti, içim daralıyor yazıyorum. Nasıl anlatılır bu duygu aslında bilmiyorum. Hayaller kuruyorum yazıyorum, kelimeler arka arkaya dizilmeye başladığında dünyanın en huzurlu insanı haline